Sobalı evler mi ? Kaloriferli evler mi ? | Blog Yazıları #1

Sobalı evler mi ? Kaloriferli evler mi ?
Değerli Şile Ağva Köyleri takipçileri, Arada sıra bu tıp yazılarımız gelecektir. İnşallah bu yazımızı beğenirsiniz. Lafı uzatmadan konumuza başlayalım. İnsanoğlu Doğdu, gelişti ve büyüdü, bu olay aslında insanoğlunun doğasında vardır. Günümüzde insanların eskiye yönelik bir özlemleri başladı. Aslında bu özlem şehrin yalancı yüzlerinden ve binaların içinde sıkışıp kalmak insanları bezdirmiş bulunmakta. Bu nedenle insanlar en saf oldukları zaman yani kimsenin küçük görülmediği köy hayatına bir geri dönüş başladı. Bu dönüşü aslında çok ama çok geç yaptık, belkide ayrılmamız lazımdı.

Ayrılmamamız lazımdı ama iş imkanlarının olmaması ve bazı etkenler bu ayrılışa neden oldu. İnsanlar kalorifer ile soba'nın arasındaki farkları anlaması ile eskilere bir özlem oluştu, eskilere bir özlem oluştu diyoruz çünkü sobalı evler bu günümüzün bir icatlarından asla olamaz. Olamaz çünkü sobalı evler hep aynı kalmıştır. İnsanların birbirlerine çıkarsızca yaşadığı köylerden, insanların iki kuruş için birbirlerini kırma noktasına nasıl gelindiğini bugünümüzde yapılan icatların neden olduğu ve insanların para denilen lanet bir kağıt parçasının peşinden gitmesi insanoğlunun aslında yok olmasına sebep olmuştur.

İşte bu nedenle insanlar eskilere özlem ile bakmakta ve köy hayatına dönmüş bulunmaktadır. Evlerinde hala soba olana insanlar şansı insanlardır benim gözümde şöyle ki, benim evimde de soba vardır. Sobanın vermiş olduğu o mutluluğu hiçbir ısıtıcıdan alamazsınız. Çeşitli insanlarla tanıştım ve çoğuda kaloriferli evlerde yaşamakta. Sohbetlerde ben hep şu lafı konuşurum. ''Şimdi eve gideyimde bir sobayı yakayım de, ayıptır söylemesi yemiş olduğum mandalinanın kabuklarını sobanın üstüne koyayımde güzel bir koku olsun'' gibisinden sözlerim vardır, doğru :)

kaloriferli evlerde oturan kişiler şu ortak soruyu sorarlar, ''Sizin evde soba mı var ?'' bende evet deyince hepsi bir iç çekiyor. Şu cevabı veriyorlar ''Şimdi o soba nasıl ısıtır insanı hemde ciğerlerine kadar, üstüne koyacaksın kestaneyi, yapacaksın ihlamuru mis gibide içeceksin'' diyorlar. Bu diyalogda da anlıyacaksınız insanoğlunun köy hayatına bir özlemin, bir haykırışıdır. Yazımı burada bitiriyorum. Bu yazının devamını bir sonra ki seferde gelecektir.

Allah'a Emanet Olunuz...

Yorum Gönder

Daha yeni Daha eski